DOKUMA
Eğirme veya başka yollarla iplik haline sokulabilir her cins hammaddeden imâl edilmiş olan; dokunan, örülen veya bu sistemlerin dışında sadece elyafı birbirine değişik metotlarla tutularak, bir bütünü meydana getirme yolu ile elde edilen her cins kumaş, triko, döşemelik halı, keçe vb. maddelerdir.
Dokuma tezgahı, üzerine dokunacak ipliklerin işlenecek kumaşların veya duvar örtüsü olarak hazırlanacak kanaviçelerin gerildiği tezgahtır. Şekline ve kullanıldığı işe göre işleme tezgahı, kumaş tezgahı ve halı tezgahı diye adlandırılır. İç çamaşırı ve örgü sanayinde de dokuma tezgahları kullanılır. Günümüzde teknik gelişmeler sonucu, mekaniğin dokuma sanayine de el atmış olması otomatik ve mekanik dokuma tezgahları ile masura veya mekik değiştirmeli dokuma tezgahlarının yapılmasına yol açmıştır.
Dokuma işlemi genel olarak çözgü atkı ipliklerinin hazırlanması ile bunların dokuma tezgahlarında kumaş haline getirilmesi işlemini kapsar.
Çözgü iplikleri, kumaşın boyu istikametinde birbirine paralel olarak sıralanır. Atkı iplikleri, kumaşın eni istikametinde atılan ve çözgü ipliklerine nazaran 90’lık bir açı ile bağlantı yapan ipliklerdir.
Asıl dokuma işlemi ise dokuma tezgahı denilen el tezgahlarında veya mekanik tezgahlarda yapılır. En basit otomatik tezgah mekiklidir, özel bir eksantrik sistem ile çalışır.
1-1 DOKUMA TEZGAHININ TANIMI
Tezgah İskeleti: Kumaşı meydana getiren parçaların, üzerinde toplandığı kısımdır.
Çözgü Levendi: Çözgü ipliklerinin üzerine sarıldığı kısımdır. El dokuma tezgahlarında ağırlık yardımıyla çözgü ipliklerinin gerginliği sağlanır.
Çözgü Köprüsü: Çözgü levendinden gelen ipliklerin, yönünü değiştirip, paralel olarak kumaş levendine sevkini sağlar. Kumaş köprüsü ile aynı doğrultuda olmalıdır. Çerçeveler aynı hizada durduğunda çözgü ve kumaş köprüleri arasındaki çözgü iplikleri yere paralel olmalıdır.
Çapraz Çıtaları: Çözgü ipliklerinin paralel durmasına ve kopan ipliğin yerinin bulunmasına yarar. Ayrıca, tahar işlemi sırasında ipliklerin sırasıyla karışmadan gücülerden alınmasına yardımcı olur.
Tefe: Üzerindeki tarak yardımıyla atılan atkıyı kumaşa sıkıştırır. Atkı taşıyıcının bir yuvadan diğer yuvaya gitmesini sağlamak için yataklık yapar. Sağında ve solunda yuvalar vardır. Bu yuvalar, mekiğin tefe üzerinde en son ulaşacağı yerdir.
Tarak: Dokuma tezgahının tefe denilen ve ileri-geri hareket edebilen parçasına takılı bulunan, çözgü ipliklerini düzenli aralıklarla tutmaya, ayrıca dokuma sırasında atkı ipliklerini sıkıştırmaya yarayan, çoğunlukla ince demir çubukların eşit aralıklarla birbirine paralel olarak yerleştirilmesiyle oluşturulmuş parçadır. Çözgü iplikleri bu ince çubukların arasındaki boşluktan geçirilir. Tarakların numaralandırılması 10 cm.deki diş boşluğu ile belirlenir. Örneğin; 10 cm.de 70 diş boşluğu varsa; 70’li veya 70 numaralı tarak olarak isimlendirilir. İpekli dokumalarda kullanılan tarak numaralandırılması 1 cm.deki diş boşluğuna göre yapılır.
Mekik: Çözgü iplikleriyle, atkı ipliklerinin bağlantı yapabilmeleri için, atkı ipliğinin, ağızlığının içerisinden geçmesini sağlayan atkı taşıyıcıdır.
Kumaş Köprüsü: Dokunan kumaşın yönünü değiştirip, düzgün olarak kumaş levendine sarılmasını sağlar.
Kumaş Levendi: Dokunan kumaşı, rulo halinde üzerinde toplamaya yarar. Üzerinde bulunan tırnak dişlisi ve tırnak yardımıyla kumaş ile birlikte çözgünün de gergin durmasını sağlar.
1-2 DOKUMADA TEMEL VE TAMAMLAYICI HAREKETLER
Temel Hareketler
1- Ağızlık Açma
2- Atkı Atma
3- Atkı Sıkıştırma
Tamamlayıcı Hareketler
1- Çözgü Salma
2- Kumaş Sarma
1-2-1 TEMEL HAREKETLER
1 - Ağızlık Açma: Çözgü iplikleri iki ayrı dizi halinde birbirinden ayrılarak aralarında ağızlık adı verilen ve atkının geçmesi için açılmış bir boşluk oluştururlar. Birbiri ardına kumaşa yerleştirilerek her atkı için örgüye göre değişik iki dizi çözgü ipliği ile yeni bir ağızlık açılır.
2 - Atkı Atma: Atkı ipliği, açılan ağızlığın içinde bir atkı taşıyıcı elemanı tarafından tezgahın bir tarafından diğer tarafına atımı ile geçirilir.
3 - Atkı Sıkıştırma: Ağızlık içine yerleştirilen atkı ipliği, tefe vuruşu olarak adlandırılan hareketle dokuma tarağı tarafından kumaşın oluştuğu çizgiye doğru çözgüler arasında itilerek sıkıştırılır.
1-2-1-1 AĞIZLIK
Dokuma tezgahında, bir kısım çözgü ipliklerinin aşağıya indirilmesi veya yukarıya kaldırılmasıyla oluşur. Yani, çözgü ipliklerinin iki gruba ayrılmasıyla oluşturulan boşluğa ağızlık denir. Ağızlık, dokuma kumaşın cinsine ve dokuma makinesinin yapısına göre açılır.
1-2-1-1-1 AĞIZLIK ÇEŞİTLERİ
a) Çözgü İpliklerinin Hareketine Göre;
1- Üst Ağızlık
2- Alt Ağızlık
3- Tam Ağızlık
b) Makinenin Ağızlığı Elde Ediş Şekline Göre;
1- Kapalı Ağızlık
2- Açık Ağızlık
a) Çözgü İpliklerinin Hareketine Göre Ağızlık Çeşitleri
1 - Üst Ağızlık: Bu tip ağızlık açma; armürlü tezgahlarda, bir kısım çözgü iplikleri yatay duruş noktasından yukarı kaldırır, geri kalan çözgü iplikleri yatay duruş noktası hizasında bırakılır ise, açılan bu ağızlık şekline üst ağızlık adı verilir. (Şekil: 27)
Şekil – 27
2 - Alt Ağızlık: Çözgü ipliklerinin bir kısmının yatay duruş noktasından aşağıya indirilmesi, geri kalan çözgü ipliklerinin yatay duruş noktasında bırakılması ile oluşturulan ağızlık şekline alt ağızlık adı verilir. (Şekil 28 )
Şekil – 28
3 - Tam Ağızlık: Çözgü ipliklerinin bir kısmının yatay duruş noktasının üstüne çıkarılması, geri kalan çözgü ipliklerinin yatay duruş noktasının altına indirilmesi ile oluşturulan ağızlık şekline tam ağızlık adı verilir. (Şekil 29 )
Şekil – 29
Yatay Duruş Noktası: Çözgü köprüsünden ve kumaş köprüsünden geçen çözgü ipliklerinin yere paralel olduğu nokta ya da durumdur.
b) Makinenin Ağızlığı Elde Ediş Şekline Göre Ağızlık Çeşitleri
1 - Kapalı Ağızlık: Tezgahta atılan her atkıdan sonra çerçeveler yerine düşer. Yani, tefe en geri noktada, mekik hareketini tamamlamış, çerçeveler eski yerine (normal duruş noktası ) dönüyor, ağızlık kapanıyor ve tefe atkıyı kumaşa sıkıştırıyorsa, açılan bu ağızlık şekline kaplı ağızlık adı verilir. Kapalı ağızlıklı dokuma tezgahları, atkı sıklığı fazla olan kumaşları dokur. (Şekil 30 )
Şekil - 30
2 - Açık Ağızlık: Birinci atkıda yukarı kalkan çerçeveler, ikinci atkıda aynı hareketi yapacaklarsa yerlerini korurlar. Bu durumda tefe atkıyı sıkıştırdığı an ağızlık açıktır. Bu tür ağızlık açma şekline açık ağızlık adı verilir. Açık ağızlık açan tezgahlarda, atkı sıklığı az olan kumaşlar dokunur. (Şekil 31 )
Şekil - 31
1-2-1-1-2 AĞIZLIK AÇMA SİSTEMLERİ
Dokuma makinelerinde 4 şekilde ağızlık açılabilir:
1- Kontramaj ile ağızlık açma
2- Eksantrik ile ağızlık açma
3- Armür tertibatı ile ağızlık açma
4- Jakar tertibatı ile ağızlık açma
Yukarıda adı geçen ağızlık açma sistemlerinden kontramaj ile ağızlık açma, el dokuma makinelerinde kullanılır. Günümüzde Anadolu’nun bir çok yöresinde yatak-yorgan yüzü, havlu ve tül dokumacılığında kullanılır. Basit ve az masraflı bir dokuma şeklidir. Diğer sistemleri daha geniş bir şekilde incelemek gerekir.
2 - Eksantrikli Ağızlık Açma Sistemleri
Eksantrikli ağızlık açma sisteminde 2 tip makine ile karşılaşılmaktadır.
a) İçten Eksantrikli Dokuma Makineleri
Bu makinelerde eksantriklerin boyları birbirinden farklıdır. 1.çerçeveye hareket veren eksantriğin boyu 2.çerçeveye hareket veren eksantriğin boyundan daha büyüktür. Örgü bez ayağı ise eksantrikler krank milinin altında bulunan vuruş eksantrik miline, tespit edilmiştir. Bu tezgahlarda en fazla 6 ile 8 çerçeveye kadar çalışırsa da genellikle 6 çerçeveyi geçmez. İçten eksantrik tezgahlarda çerçeveyi yukarı kaldıran eksantriğin küçük çapıdır. Çerçeveyi aşağı indiren ise eksantriğin büyük çapıdır.
b) Dıştan Eksantrikli Dokuma Makineleri
Çerçeve sayısını arttırabilmek amacı ile eksantrikle ağızlık açmada eksantriklerin tezgahının dışında çalıştırmak şekli düşünülmüştür. Her ne kadar içten eksantrikli tezgahlardan daha fazla çerçeveyi bu yolla çalıştırma imkanı doğsa bir bu da sınırlıdır. Yani 8-12 ayağa kadar çıkarılabilir.
Tertibatı inceleyecek olursak; dolap mili üzerine eksantrikler belli bir örgü için sıralanmaktadır. Eksantrikler röleler vasıtası ile ayaklara irtibat halindedir. Ayaklar kendi ekseninde hareket etmektedir. Ayaklara uçtan tespit edilen bir çubuk kollara bağlı olup, cıvata vasıtası ile ağızlık ayarı yapmaktadır. Kollar dört köşe miller üzerine geçer. Bu dört köşe miler, tezgah boyunca uzanan ve iki yatak içerisinde hareket edebilen çerçeve sayısı kadar olacaktır.
3 - Armürlü Ağızlık Açma Sistemleri
24 çerçeveye kadar olan tezgahlarda ağızlığın açılması, armür sitemleri vasıtası ile gerçekleştirilir. Eksantrikli ağızlık açma sistemine göre desenlendirme imkanları daha fazladır.
Bir armür sistemi, bazı makinelerde farklı yöntem ve elemanlardan oluşmakla birlikte, her birinde şu temel elemanlar bulunmaktadır;
a) Çerçeve
b) Çerçeve armür ayakları
c) Tomruk
d) Desen kartonu
e) Desen okuyucu elemanlar
f) Bıçaklar
g) Armür ayağı platinleri
Armür sisteminde üç önemli hareket vardır. :
a) Bıçakların hareketi
b) Platinlerin hareketi
c) Tamruk ve kartonun hareketi
Günümüzde kullanılan çeşitli armür tipleri vardır. Sıkça rastlanan armür tiplerinden biri olan Krompton Armürü aşağıda incelenmiştir.
Krompton Armürü: Çift ağızlık açan, kapalı ağızlıklı, çerçevelerin hareketi pozitif olan bir armür çeşididir. Bu armür makaralı kartonlu olmak üzere ikiye ayrılır. 40 atkıya kadar olan armür resimlerinde makaralı krompton armürü tercih edilir. Çerçeveler üstten ve alttan sarım, kanca ve teller vasıtası ile çerçeve ayaklarına üst ve alt kısımlardan bağlanır.
Makaralı Krompton Armürü: Krank mili üzerine eksantrik sabitlenmiştir. Bu eksantriğin 2 görevi vardır. Birinci görevi; kol vasıtası ile tomruğa hareket vermek. İkinci görevi, tulumba kolu vasıtası ile bıçaklara hareket vermektir.
1.hareket incelenirse, kolun aşağı yukarı hareketi tezgahın ön tarafında bulunan çatal vasıtası ile konik milinin her devrinde yani her atkıda tomruğu çevirmektedir. Bıçaklara giden hareket, tulumba kolunun yukarı-aşağı hareketi lövyeye intikal edecektir. Lövye kendi merkezi etrafında üst bıçak kolu ve alt bıçak kolunun tezgaha göre ileri-geri çalışmaktadır. Üst ve alt bıçak kollarına tespit edilmiştir. Ayaklar, çerçeve adeti kadar olup üstten çerçeve üstlerine, alttan çerçeve altlarına tespit edilir. Kolların üzerinde platinler tespit edilmiş olup, merkezden rahatça hareket etmekte ve yay vasıtası ile platin aşağıya doğru itilmektedir. Platinler üstten üst bıçaklarla irtibatlı olan çıkıntılı ise alt bıçaklarla irtibatlı olan kanca şeklindeki kısma sahiptir.
Armürün Özellikleri
1- Kapalı ağızlıktır. (Tefe atkıyı sıkıştırdığı zaman ağızlık kapalıdır.)
2- Çift ağızlık açar.
3- Bir çerçeve yukarıda ise aynı çerçevenin ikinci harekette de yukarıda kalması gerekiyorsa, o çerçeve aşağı indikten sonra yukarı kalkar.
4- Çerçeve hareketi pozitiftir.
5- Çerçeveyi yukarıya kaldıran roledir. Aşağı indiren boş borudur.
6- Tomruk her atkıda 1/6 devir yapar.
Çalışma Prensibi: Desenimizde yukarıya kalkması gereken bir çerçeve düşünelim. Çerçeveyi yukarıya kaldırmamız için o çerçeveye isabet eden armür çubuğuna role takmamız gerekir. Çerçeveyi aşağıya indiren de role genişliğinde boş borudur. Şimdi yukarıya kalkması gereken çerçevenin yani platinin altına rolenin geldiğini düşünelim.
Platin eksen içinde yayın kuvvetini yenerek yukarıya kalkacaktır. Üst bıçağın kontrolüne girecek olan alt bıçak ise platinin altındaki platin tulumba kolu vasıtası ile aşağı çekildiğinde kollar vasıtası ile üst bıçağı sağa doğru itecektir, ayağı orta merkezinden dairesel bir hareketle üst ucu sağa alt ucu sola hareket ederek çerçeveyi yukarıya kaldıracaktır. Çerçevenin aşağıya inişi platininin altına boş borunun isabet etmesi ile olacaktır. Platinin aşağıya düşerek kanca şeklindeki uca ait bıçağa takılarak tulumba kolunun tekrar aşağıya inmesi halinde bu sefer alt bıçak kolunu, bıçağı sola çekmesi ile platin kancası vasıtası ile ayak merkezi etrafında üst ucunu sola alt ucunu sağa çekecek ve çerçeve aşağı inecektir. Tulumba kolunun yukarıya kalkması armürün hazırlanma devresidir. Bu devre zarfında ağızlığın kapanması atkının sıkıştırılma zamanıdır. Tulumba kolu aşağıya çekildiği zaman diğer bir hareketin başlangıcı olacaktır.
Çubuk üzerine dizilen boş ve dolu rölelerden sonra, yeni armürün bittiği yerden itibaren çubuğu sonuna kadar borularla doldururuz. Çünkü çalışma anında boş ve dolu rölelerin çubuk üzerinde sabitlenmesi gerekmektedir. Eğer çubuk üzerinde oynama yapılırsa platinlerden kayacak ve ayak düşürme vasıtası ile örgü bozulacaktır. (Şekil 32 )
Şekil – 32
Kartonlu Krompton Armürü: Makaralı kromptondan hiçbir farkı yoktur. Tek özelliği kartonlu olmasıdır. Bu tertibatta, çerçeveyi yukarı kaldırabilmek için karton üzerine delik delmek, aşağıda kalması için ise karton üzerinde delik delmemek gerekir. Kartonlar her iki tarafından ip vasıtası ile dikilmelidir.
Krompton armürü aynı makaralı sistemin bütün özelliklerini kartonlu krompton armürü içinde uygulanır. Tek özelliği atkı raporlarının kartonlu kromptonda daha rahat çalışma imkanıdır.
Çalışma Prensibi: Eğer karton üzerinde delik olmazsa iğne üzerindeki parçayı eksen içinde alt ucunu sağa, üst ucunu sola götürürken tırnağın üst kısmı kavisli olduğundan tırnağı bıçaktan kaçıracaktır. Platin alt bıçağa takılarak çerçeveyi aşağı indirecektir.
Karton üzerine delik deldiğimiz zaman delik hizasına gelen iğne delik içine girince iğne parçasında ve tırnaklarda hiçbir hareket olmayacaktır. Bıçak sağa hareket ettiğinde tırnak vasıtası ile horozu eksen içinde alt ucunu sağa üst ucunu yukarıya kaldırarak platini üst bıçağın hizasına getirerek çerçevenin kalkmasını sağlayacaktır.
4 - Jakarlı Ağızlık Açma Sistemi
Jakar sistemi diğer sistemlere oranla değişik bir yapı gösterir. Eksantrikli armür sisteminde ağızlığın oluşumu için çözgü ipliklerine çerçeve gruplarınca hareket verilir. Jakar sisteminde ise ağızlığın oluşumu için çözgü ipliklerine tek tek kumanda edilir. Bu nedenle jakar sistemi desen yapma olanakları açısından eksantrik ve armür sistemine oranla daha elverişlidir. Jakar makineleri tek tomruklu ve çift tomruklu olarak iki sistemde incelenir.
Dokuma tezgahının üzerine dikey olarak kurulan bir ağızlık açma aparatıdır. Ayrıca makine kusursuz mekanik özellikleri ile bize çok değişik desenli kumaşlar yapma olanağı tanımıştır. Jakar makinesi bir seri iğne ( Desen okuyan ve makineyi programla) bir seri (maylonlar aracılığı ile ağızlık açılmasını sağlayan) platinden oluşmuş bir sistemdir. Her hangi bir dokuma tezgahı bir takım deliklerle birlikte üzerine jakar makinesi takılarak jakarlı dokuma tezgahına dönüştürülebilir.
Jakar makinesi, dokuma tezgahına ek olarak kurulan bir aparat olduğuna göre birbirleriyle iki açıdan ilişkilidir;
1- Dokuma tezgahı, jakar makinesine hareket verir.
2- Jakar makinesi çalışarak maylonlar aracılığı ile dokuma tezgahına ağızlık açar.
1-2-1-2 ATKI ATMA SİSTEMLERİ
Dokuma tezgahlarındaki temel işlemlerden biri olan atkı atma için değişik sistemler geliştirilmiştir. Bunların en tanınmış olanları; mekikli, mekiksiz, mekikçikli, kancalı, hava ve su jetli atkı atma sistemleridir.
Mekikli Atkı Atma Sistemi
Bu sistemde atkı ipliği daha önceden atkı masuralarına sarılmakta ve atkı masurası mekiğin içine yerleştirilmektedir. Mekik vuruş kolları yardımı ile kumaş enince bir uçtan bir uca atıldıkça masuradan sağılan ipliği açılan ağızlığa yerleştirir.
Mekik, iki ucu sivriltilmiş ve çelik uçlar takılmış dikdörtgenler prizması şeklindedir. Mekiğin iç kısmı masuranın girebileceği şekilde oyulmuştur. Atkı masurası oyuğun içindeki çelik uçlar tarafından sıkıştırılır veya bir iğe takılır.
Mekiğin iç yan duvarları iplik sağımını düzgünleştirmek için kürkler veya kıllarla (zımpara) kaplanmıştır. Mekik gözü ve kontrol yüzeyi masuradan atkı ipliğini uygun gerginlikte sarılmasını sağlar.
Mekikli atkı atma sistemi uygulanmasında bir çok sorun ortaya çıkmaktadır. Her atkıda ivmelenmesi gereken atkı ipliği mlgr değerinde olmasına karşılık ivmelendirilen atkı taşıyıcı kütlenin 500 grama yakın olması kayıp miktarını çok arttırmaktadır. Makineyi çalıştırmak için gerekli enerjinin 1/3’ü mekik atma mekanizmasını çalıştırmak için harcanmaktadır. Bu harcanan enerjiden makine hızının kütlesi ile orantılı olduğu için makine hızındaki artışlar enerji tüketimini de arttırmaktadır.
Ayrıca mekik yuvaları ve tarakla birlikte mekik yolu ve tefe ayarlarından oluşan tefenin ağırlığı 120 cm eninde, bir makinede 70 – 80 kg arasındadır. Böylesine ağır bir kütle atkı ipliğini çözgüler arasına sıkıştırmak için 145-155 mm arasında bir uzaklıkta sürekli salınım hareketi yaptığı için makine hızını sınırlamaktadır. Bu sorunlar nedeni ile mekikli atkı atma sisteminde ulaşılabilen kumaş üretim hızı mekiksiz atma sistemine göre çok düşük olmaktadır. (Şekil 33)
Şekil – 33
Vuruş eksantriği dönüşü sırasında vuruş mekanizmasını bastırarak falakayı tezgahın içine doğru hareketlendirir. Böylece, falaka içinden geçen kamçı kolu da tezgaha doğru çektirilir. Bu durumda mekik yuvasında bulunan mekik kamçı kolunun taka mili üzerinden hareket etmesi ile karşı tarafa itilir.
Ayarları : Zaman ayarı eksantrikten yapılır. Eksantrik rolden uzaklaştırılırsa vuruş geç , yaklaştırılırsa vuruş erken olur. Şiddet ayarı ise kamçı kolu üzerindeki parçanın yukarı ya da aşağı indirilmesi ile olur. Aşağı inince hızlı yukarı çıkınca şiddetli azalır.
Mekiksiz Atkı Atma Sistemleri
Mekiksiz atkı aktarma sistemini 3 şekilde incelemek mümkündür.
1- Mekikçikli Atkı Atma Sistemi
2- Kancalı Atkı Atma Sistemi
3- Jetli Atkı Atma Sistemi
1 - Mekikçikli Atkı Atma Sistemi
Bu sistemle atkı ipliği bir mekik tarafından taşınmaktadır. Bu sırada mekikçik mekik gibi bir uçuş hareketi yapmaktadır.
Mekikçiğin kütlesi mekikten on kat daha hafiftir. Bu nedenle yüksek atkı atma hızları kullanabilirse de atkı atma işine denk olan kinetik enerji daha düşüktür. Mekikçik, mekikten daha yüksek ivme ve daha kısa ivmelendirme mesafeleri ile çalışabilmektedir.
Mekikçikte ipliği tutan bir çift çene vardır. Bu çenelerin ipliği sıkıştırma kuvveti ipliğin cinsine ve kullanılan elyafın hammaddesine göre 1700-2500 gram arasında değiştirilebilmektedir. Ayrıca çene satıhları, elyafa göre değişmektedir.
Mekikçiğin gövdesi sertleştirilmiş ve taşlanmış çelikten yapılmıştır. İnce iplikler için plastik mekikçiklerde kullanılmaktadır. (Şekil 34)
1.Hareket: Atkı ipliği bobinden sağılarak, atkı freninden gerilim düzenleyiciden geçtikten sonra ipliğin ucu, besleyici tarafından yakalanır.
2.Hareket: Fırlatılacak olan mekikçik, aşağıdan ve yakalayıcı çeneleri açılmış vaziyette atkı atma pozisyonuna getirilir. Tam fırlatma pozisyonunda, mekikçiğin çeneleri, ipliği yakalayarak sıkıca tutar ve besleyici atkıyı serbest bırakır, bobine doğru hareket eder.
3.Hareket: Atkı atılmadan önce iplik freni kalkarak, mekikçiğin ivmelendirilmesi sırasında da grilim düzenleyici gevşetilerek ipliğin mümkün olduğunca az gerdirilmesi sağlanır. Mekikçik karşı yuvaya bir uçuş hareketi yapar.
4.Hareket: Mekikçik karşı yuvaya varınca fren tekrar ipliği yakalar. Mekikçik sağ taraftan, sol tarafa hafifçe getirilerek, atkı telefinin azaltılması temin edilir. Atkının uzunluğu gerilim düzenleyici tarafından gerdirilir.
5.Hareket: Çözgünün iki tarafında bulunan çözücü bloklar, gerdirilmiş atkıyı yakalarlar. Besleyici kumaş kenarına doğru hareket ettirilerek, atkıyı yakaladıktan sonra kesme bıçakları, tutucu bloklarla besleyici bloklar arasında atkı ipliğini keserler.
6.Hareket: Atkı besleyici sol tarafa doğru giderken, gerdirici atkı ipliğini gerdirirler. Aynı anda mekikçiğin tutucu çeneleri, atkı ipliğinin ucunu bırakarak atkıyı bırakır. Çözgü altından sola doğru taşımak üzere konveyöre bırakılır.
7.Hareket: Atkı ipliğinin ucunu bırakan mekikçik, çözgünün altındaki konveyörden geçerek yeni bir atkı atmak için eski yerine gelir.
8.Hareket: Tarak atkıyı kumaşa tefelerken içe kıvrılma mekanizmasının kancalara son atılan burçları tutucu bloklar devralarak bir sonraki ağızlığa sıkar.
Şekil – 34
Kancalı Atkı Atma Sistemi
Mekiksiz atkı atma sistemlerinden kancalı sistem, mekikli dokumalardan en ufaklı sistemi oluştururlar. Mekikçikli ve jetli sistemlerde atkı taşıma elemanı serbest olarak uçmaktadır. Kancalı sistem de ise atkı ipliği ağızlığa atkı tutucularla kaydedilmektedir.
Tek Kancalı Dokuma Makinesi: Bu sistemle çalışan makineler basit yapıdadırlar. Atkı ipliği kesin bir şekilde tutulur. İplik değişikliği, yapısı ve hacmi etki etmez, çalışması emindir. Buna mukabil, kanca yalnız geri gelirken atkı ipliğini ağızlığa çeker. Kanca ileri giderken iş yapılmadığından bütün dokuma işlemi durmaktadır. Üretimleri azdır.
Çift Kancalı Dokuma Makinesi: Atkı ipliğinin ortasından kancalar arasından aktarılması sitemin gücünü oluşturur. Bu işlem için pek çok değişik çözümler bulunmuştur. Atkı aktarılırken, kancalar durur, daha sonra geriye kumaş kenarına hareket ederler.
Atkının ağızlığa kaydığı Gabler sistemine göre yapılı makineler yerine Dewas Uç Transfer sistemi almıştır.
Gabler Sistemi
Bu sistemde atkı ipliği, temas verici kanca tarafından U şeklinde ilmek oluşturarak, ağızlığın ortasına kadar çekilir. Bu noktada alıcı kanca U şeklindeki çift kat atkıyı, tek kat olarak ağızlığa yayar. Atkının bobinden sağılması, tüm atkı atma zamanının ilk yarısında olduğundan, sağım hızı iki mislidir. Bu üretimi sınırlamaktadır ve atkı besleyici gerektirmektedir. (Şekil 35)
Şekil – 35
Dewas Uç Transfer Sistemi
Bu sistemde atkı ipliğinin ucu, verici kanca tarafından tutularak ağızlığın ortasına taşınır ve bu noktada alıcı kancaya aktarılır. Alıcı kanca atkı ipliğini çekerek ağızlığı ikinci yarısına yatırır. Böylece atkı ipliğinin bobinden sağımı tüm atkı atma işlemi sırasında gerçekleştiğinden sağım hızı Gabler sisteminin yarısı kadardır. Bir diğer avantajı da iplikte bükümü açmamasıdır. Atkı ipliğinin ucundan tutularak çekilmesi ve aktarılması nedeni ile karmaşık ve hassas kancaların kullanılması gerekmektedir. (Şekil 36)
Şekil - 36
Kanca Tiplerine Göre Sınıflandırma
Esnek Kanca: Kancalı atkı atma sisteminde esnek kanca kullanılarak yer ihtiyacı azaltılmaktadır. Özellikle geniş tarak enlerinde tercih edilmektedir. Doğrusal hareketten sapmaları önlemek için kancaların ağızlıkla, kılavuz kullanması gerekir. Çelik yay ya da plastikten yapılırlar.
Katı Kanca: Katı kancaların, kullanılan profil nedeni ile titreşimleri azdır. Bu nedenle ağırlıkla kılavuzlanmasına gerek yoktur. Katı kancalar fazla yer gereksinimi nedeni ile geniş tarak enlerinde tercih edilmezler.
Teleskop Kanca: Teleskop kanca, katı kancaların değişik bir şeklidir. İç kanca, dış kanca ve bir banttan meydana gelmektedir. Bant dış kancanın makaraları ile gerilmiştir. Tahrik sistemi ile dış kancadan hareket alan iç kanca, dış kancadan iki misli hareket etmektedir. Teleskop kancaların, makine yan taraflarındaki yer gereksinimi katı kancaların yarısı kadardır. (Şekil 37)
Şekil - 37
Jetli Atkı Atma Sistemi
Atkının hava veya su püskürtülmesi ile taşınmasını gerçekleştiren son sistem, jetli atkı atma sistemidir. Sınıflandırılması şu şekildedir;
Ø Su jetli atkı atma sistemi
Ø Hava jetli atkı atma sistemi
Su Jetli Atkı Atma Sistemi
1.Hareket: Tefe en geri durumuna yaklaşmaktadır. Atkı yedeği sarılmış olup, tutucular ve G makarası açık durumdadır. Bir miktar atkı F meme ağzından dışarı sarkmaktadır.
2.Hareket: Tefe geri, ölü noktadır. Tazyikli su memeyi kapalı tutan yayı yener ve ince bir su jetli ağızlık içerisine gönderilir. Bu su jeti atkının dışarıda bulunan ucunu beraberinde taşır ve yedek atkı bittiği anda, atkı hareketi durur.
3.Hareket: Tutucular kapanır ve atkıyı tutarlar. Tefe ileri doğru hareket etmektedir. Tefenin bu hareketi, ağızlık içerisindeki atkıyı bir miktar geri çeker sağ kenar dışından dışarı sarkan atkı uzunluğu böylece birkaç mm.ye iner. Aynı zamanda bir sonraki atkı için lüzumlu atkı uzunluğu ölçmeye başlamıştır.
4.Hareket: Tefe hemen en ileri durumdadır. Makas G, tefe vuruşundan hemen önce atkıyı keser ve ölçme tertibatı memenin ağzından sarkan fazla atkıyı geri çekerek 1.aşama pozisyonu getirir. (Şekil 38)
Şekil - 38
Hava Jetli Atkı Atma Sistemi
Hava jetli atkı atma sisteminde, atkı ipliği ana jetten gelen hava akımı ile eni boyunca taşınmaktadır. Ağızlıkta diğer mekiksiz sistemlerde olduğu gibi, ipliğin taşıyıcı elemana verilmesi işlemi yoktur. Bu nedenle atkı atma hızı artmış ve parça sayısı da azalmıştır. Bu sistemde gerekli hava akımı merkezi bir kompresör sisteminden her makinedeki jete gönderilir.
1-2-1-3 ATKI SIKIŞTIRMA
Açılan ağızlıktan, atkı tefe tertibatları sayesinde kumaş sathında birleştirilir. Ağızlık içine yerleştirilen atkı ipliği tefe vuruşu olarak adlandırılan hareket ile dokuma tarafından kumaşın oluşturduğu çizgiye doğru çözgüler arasından itilerek sıkıştırılır. Tarak numaraları alınır. Bu kumaş sıklığına göre değişir.
Tefe tertibatı denilen mekanizma üzerine oturtulan taraktan ve bağlı olduğu tefe ayaklarından oluşmaktadır. Tefeyi taşıyıcı görev yapan tefe ayakları, aynı zamanda ana hareketin geldiği kollara bağlıdır. Hareketini buradan alarak her atkı atımında veya her ağızlık değişiminde tarak yardımı ile tefe vuruşu olarak adlandırılan atkıyı kumaşa yerleştirme hareketini gerçekleştirir.
Tarak, dokuma tezgahının tefe denilen ileri geri hareket edebilen parçasına takılı bulunan çözgü ipliklerini düzenli aralıklarla tutmaya, ayrıca dokuma sırasında atkı ipliklerini sıkıştırmaya yarayan, çoğunlukla ince demir çubukların eşit aralıklarla birbirine paralel olarak yerleştirilmesinden oluşan parçadır. Çözgü iplikleri bu ince çubukların arasındaki boşluklardan geçirilir.
Tarak atkıyı kumaş başına sıkıştırır. Kumaş genişliğini belirler ve mekiğe yön verir. Ayrıca çözgü ipliklerinin kumaşa paralel gelmesini sağlar.
Tarakların numaralandırılması 10 cm.deki diş boşluğuyla belirlenir. Örneğin, 10 cm.de 65 diş boşluğu varsa 65’li veya 65 numaralı tarak denir. İpekli dokumalarda tarak 1 cm.deki diş boşluğuna göre numaralandırılır.
1-2-2 TAMAMLAYICI HAREKETLER
Çözgü salma sistemi
Ø Negatif çözgü salma sistemi
Ø Pozitif çözgü salma sistemi
Kumaş sarma sistemi
Ø Negatif kumaş sarma sistemi
Ø Pozitif kumaş sarma sistemi
1-2-2-1 ÇÖZGÜ SALMA SİSTEMİ
Çözgü ipliklerinin genişliğini sağlamak ve sabit tutmak için çözgü iplikleri frenlenir. Başka bir deyişle çözgü frenleri, levendi çözgü çekilme esnasında frenler. Atkılar çözgülere bağlandıkça, tezgahtaki çözgü boyu kısalacağından levende sarılı çözgü iplikleri ileri doğu bırakılarak, gerekli çözgü uzunlukları dokuma tezgahına beslenir.
Çözgü salma, makine tipine göre değişmektedir. Önceleri (eski tip tezgahlarda) negatif çözgü salma sistemi kullanılırken, günümüz teknolojisi pozitif tahrikli çözgü salma sistemini uygulamaktadır.
Negatif çözgü salma sistemi: Dokuma sırasında atkının atılması ile atılan atkı kalınlığında çözgü boşalmaz (salınmaz). Bu nedenle negatif kesim olmayan anlamına gelir. Genellikle ağırlıklı ve yaylı sistemler negatif çalışır.
Pozitif çözgü salma sistemi: Dokuma sırasında makinenin her devrinde atkı atılsın veya atılmasın belirli bir oranda çözgü boşalır. Boşaltılan bu miktar atkı sıklığına göre ayarlanır ve sabit kalır. Bu nedenle pozitif sistemler genellikle dişliler ve kollardan oluşur.
1-2-2-2 KUMAŞ SARMA SİSTEMİ
Sürekli atkı atımı ile oluşan kumaş levendine sarılarak, hem beslenen çözgünün tekrar gerilmesi hem de dokunan kumaşın tezgahtan çekilmesini sağlar.
Kumaş köprüsü ile kumaş levendi arasına yerleştirilen zımpara silindiri, kumaş levendine sarılacak olan kumaşın gergin ve katsız bir şekilde düzgün sarılmasına yardımcı olur.
Kumaş sarımları genel olarak pozitif ve negatif olmak üzere ikiye ayrılır. Kumaş sarma sisteminde ana hareket regülatörden sağlanır.
Pozitif kumaş sarma: Pozitif kumaş sarma regülatörde; cm.deki atkı sayısı değişmez. Cm.de kaç atkı varsa hep aynı sayıda kalır. Ancak cm.deki atkı sıklığını değiştirmek isteniyorsa dişli istenilen sıklığa göre ayarlanır.
Negatif kumaş sarma: Negatif kumaş sarma regülatörde atkı ipliğine göre kumaş çekileceğinden daha düzgün olur. Cm.deki sıklık değişir. Atkı sıklığı fazla olan kumaşlar ile iplik düzgünlüğü iyi olmayan materyaller için kullanılan bir regülatördür. Hiçbir zaman ekose ve kareli bir kumaşta bu regülatör tercih edilmez.